Otizmli anneleri cidden madalyayı hak ediyor…
Bugün ki maceramı yazsam film olur…
Biliyorsunuz 3 Aralık ve Ozan’ın AİHM davası nedeniyle başkan yardımcısı olduğum Otizm Dernekleri Federasyonu olarak yaklaşık bir haftadır otizm kampanyası yürütüyoruz.3 Aralıkta Sedef Erken Brüksel’de AİHM önünde çadırlı bir eylem gerçekleştirecekti.( otizmlilerin eğitim sorunlarına dikkat çekme amaçlı barışçıl bir eylem)
ODFED Genel Sekreteri İrem Afşin ve Başkan Yardımcısı olarak bendeniz cennet kuşu sosyal medyada elimizden geleni yaparak twetter ve facebook camiasını ufak çaplı da olsa ayağa kaldıracaktık. Kaldırdık da NEtekim…
İrem basın kuruluşları ile ilişkiler, twitter ve Sedef’i bizzat takiple, hatta gazete ve Televizyonlara röportaj vermekle görevli ben ise tüm bu haberleri takip edip gerek ODFED Facebook hesabından gerek kendi web sayfalarımın facebook sayfalarında yayınlayacak, bazı haberleri ve basın açıklamalarını ODFED web sayfasında yayınlayacaktım.
Gelgelelim bazen evdeki hesap çarşıya uymuyor. Sabah 1-2 tweet ve ODFED web sayfası haberi yayınlamamın akabinde evde internet yine kesildi. Bu aralar Superonline ile başım dertte. Değiştirmek için diğer operatörün kurulumunu bekliyorum diyeyim siz anlayın…
Allah’tan annemlerin evi çok yakın, gidip orada devam ederim dedim. Üstelik otizmli oğlum Ata da evde sıkılmaz anneannesi ile oyalanır … (bir süredir evde yeni bir eğitim düzeni için beklerken şimdilik benimle takılıyor hayata)
Ya evet oyalanır… Yine evdeki hesap çarşıya uymadı. Eve gittik kapı duvar, annem çarşıya, babamsa eski mahallemize gezmeye gitmiş. Kaldık mı Ata ile elimizde laptoplarla ayazda…
Otizmli annesi pratik olacak,anında çözüm üretecek.
Yok öyle verilen sözler yerine getirilmeyince hayal kırıklığı yaşayan takıntılı otizmli çocuğa, hadi eve dönelim demek… Fakat, kapının önünde de bekleyecek değiliz elbet. Ne yapsak ne yapsak diye düşünürken, şu akıllı telefonu icat eden zattan Allah razı olsun diyerekten hadi arabayla gezelim Ata dedim. Bizimki dünden razı, eve dönmesin de ne olursa olsun…
Bindik tekrar arabaya, onu sevdiği yerlere gezmeye götürürken, dönüşte eve gideceğimizi ve yemek yaptıktan sonra anneannelere gidebileceğimizi izah edip, her kırmızı ışıkta bir Tweet attım ya da Retweet ettim. Zaman zaman arabayı sakin yerlerde sağa çekip facebook’tan olanı biteni paylaşmaya gayret ettim. E kolay değil boru mu kampanya yürütüyoruz Ozan ve Otizmli çocuklarımız için…
Aşağı yukarı 1 saate yakın gezip, her boşlukta bir tweet atıp facebook’ta paylaştıktan ve her yeşil ışık yanışında gecikmeli kalkarak epey küfür yedikten sonra eve döndük… Olan hemcinslerime oldu sanırım. Büyük olasılıkla sürücüler kadından şoför olmaz nidaları atmışlardır ardımdan… Oysa acar şoför der eşim bana….
Eve vasıl eyleyince gördüm ki internet gelmiş. Heyhat bu kez de mideler acıkmış. Ata öyle açlığa tahammülü olan bir çocuk hiç değildir. Babasına hatta büyükbabasına çekmiş. Çok şeysiz yapabilirler ama yemeksiz asla… Eh çaresiz bir yandan yemek yapıp, bir yandan kampanyaya destek vermek için elimden geleni yaptım. Bu arada Ata’cım 5 dk da bir anneanne ne zaman gelecek diye sorar o başka… Yemek pişsin yedikten sonra gideceğiz Ata cevapları ile geçiştirerek zor anları atlattım. Arada bir ara vererek gidip ODFED web hesabından gazetelerde çıkan gündeme dair haberlerimizi de paylaşıp son çamaşırı da astıktan sonra evden çıktık…
Bunca aksilik ve koşuşturmaya rağmen hem Ata’nın hem de benim sakin kalabilmemiz, günü kazasız belasız atlatmamız cidden büyük başarıydı bizim için. Evrenle anlaşmamız var, artık sinir, stres bize uğramayacak. Bunda son günlerde aldığım eğitimin yararı olduğunu yadsıyacak değilim. Sağ olsun mistik dünyam ve öğretmenim Şehnaz…
Bu kadar koşuşturmacanın güzel bir hediyesi de oldu bize… Ozan Sanlısoy nezdinde tüm otizmli çocukların eğitim hakları için change.org da Sedef Erken tarafından başlatılan imza kampanyası bugün ki “otizmicinAİHM’e “ kampanyamız desteği ile bir günde 31bin yeni imza eklenerek 49 bini geçti ve daha da çoğalacak…
Ee ne demiştim biz otizm anneleri bir madalyayı hak ediyoruz. Kalabalıklar içinde yalnızlığımızı yaşayıp bir yandan da tüm olumsuz koşullarda çocuklarımız için her mecrada var olmaya çalışarak…
Biliyorum bugün ki maceramız için bile yıllarca çabalaması gerekecek ya da umudu olmayan aileler var. Ama inancım artıyor, artık yalnız olmayacağız…
Serpilgül Vural( Kınacı)